Yaratıcı süreç, herkesin zihninde ve bedeninde, oyun, imgelem, hareket ve hayalgücü aracılığıyla etkinleştirilebilir. Bu çalışmanın başlığı size hareketin yaratıcısı mı olur ya da yaratıcılığı harekete nasıl dönüştüreceğiz diye düşündürmüş olabilir. Yaşam boyunca bir süre sonra yaratıcı olamadığımızda, içinde bulunduğumuz alanı, odayı bazen de tüm yaşamımızı dönüştürecek kıvılcımı bulamadığımızda sancı çekmeye başladığımızı fark ederiz. Bunun aslında bir çeşit doğum sancısı olduğunu söyleyebiliriz. İnsan doğası, mekanikleşmeye, tabir-i caizse makineleşmeye karşıdır. Yaratıcılık, bu makineleşme sürecini kesintiye uğratır ve süreci yaşayan bir şeye dönüştürür. Gündelik hayatımızda deneyimlenen hareketler sınırlıdır, spor, egzersiz gibi temalarda yapılan hareket, doğası gereği kurallara tabidir. Yaratıcı hareket ise, olabildiğince az kuralın olduğu, bedenin dilediği gibi kendi ilhamınca akabildiği bir hareket alanıdır. Boşluk, kuralsızlık içinde bize yalnızca bir ilham, bir çıkış noktası verildiğinde neler yapabileceğimizi görmeye değer. Beden özgürce akabildikçe zihin de katı duvarlarından özgürleşme imkanı bulabilir. Bu keşif, hayatın içinde yaratıcılık gerektiren pek çok karardan, bir oyuncunun sahnesine, bir dansçının koreografisine kadar, üretmek veya yaşamakla ilgili pek çok şeye kapı aralayabilecek güçtedir. Buradan yola çıkarak, bu atölyenin bana göre 3 ayağı oluşuyor. Önce bedenin neler yapabildiğini görmek, bedenin kendi doğasınca düşünme yeteneğini sınırlayan, belki korkular, endişeler, önkabullerden oluşan zihnin bariyerlerini fark etmek ve en sonunda ise tüm bunların açtığı yolda ilhama ve yaratıcılığa kendini bırakmak.

Bu atölye, temel derdi benzer olan fakat birbirinden farklı hareket disiplinlerinden ilham alınarak harmanlanmış ve oluşturulmuştur. Zaman zaman Garcia ve Plevin’e selam çakar, zaman zaman J.Lecoq’a el sallar. 🙂 Kendi üzerinde çalışmaya niyetlenmiş herkes için uygundur. 

Yoga uzmanları; bedensel hareket pratiğini kendi yaratıcılığı yönünde geliştirmek, bedensel olarak güçlenmek ve esnemek isteyenler; eğlenmeyi, yaratıcılık sancısı çekmeyi düşleyenler, tiyatro sanatçıları ve drama liderleri; yaratıcılığına dair yeni şeyler keşfetmek isteyen herkes katılabilir.